Next Thursday 10 October 2013 at the Nazım Hikmet Kültürevi of the Municipality of Nilüfer, Bursa, an exceptional exhibition will be inaugurated: the “Visit to İlhan Berk’s Home” is a fascinating voyage across personal belongings, books, photos, manuscripts, of the leading figure of the “Ikinci Yeni” poets İlhan Berk (1918-2008). From the Bodrum house where the poet had spent the last years of his life, the objects have been transported to Bursa in occasion of the exhibition, to which Ahmet Berk, son of the poet, has contributed together with the poet Gonca Özmen. Open until the 20th of November 2013, the exhibition intends to bring the visitor in direct contact with Berk’s daily life.
The bibliography of the English translations of his poems is available on the İlhan Berk Wikipedia entry http://en.wikipedia.org/wiki/%C4%B0lhan_Berk
Enjoy the visit!
Here is the Turkish text of the press release of the exhibition, written by the poet Gonca Özmen, who curated the exhibition together with Ahmet Berk:
“İLHAN BERK’E EV ZİYARETİ
Anma Sergisi
Nilüfer Belediyesi Nazım Hikmet Kültürevi– BURSA
Açılış: 10 Ekim 2013 Perşembe Saat:20.00
Sergileme Süresi: 11 Ekim – 20 Kasım
Küratörler: Ahmet Berk – Gonca Özmen
İlhan Berk ölümünün 5. yılında, Bodrum’dan Bursa’ya taşınıyor. Şiirleri, resimleri, kitapları, defterleri, çalışma odası, fotoğrafları, giysileri ve özel eşyaları ilk kez Bodrum dışına çıkıyor. 10 Ekim – 20 Kasım tarihlerinde, Bursa’da Nilüfer Belediyesi Nazım Hikmet Kültürevi’nde; şeylerin, nesnelerin, taşların, çamurun, çöpün, evin, odanın, kapının, pencerenin, duvarın, tavanın, merdivenin, masanın, kâğıt kalemin şairine, İlhan Berk’e bir ev ziyareti yapılabilecek.
Doğadaki her şeye, her nesneye yazılacak bir şey diye bakan İlhan Berk, bunun sıkıntısını yaşar ve yazmak onun için bir mutsuzluk kaynağı ya da “cehennem” olur. Yazmanın/yazamamanın verdiği bu sıkıntıdan da resim yaparak kurtulur. Resim yapmak haz veren bir oyundur sanki onun için. Şiirde de olduğu gibi, bir yapı kurmak derdi yoktur. Bu nedenle rahattır; beğenmezse yırtar, atar. Kendisi şöyle dile getirir bu durumu: “Bu yeryüzünde, mutlu olduğum bir tek şey var: Resim yapmak. Büyük bir mutluluk duyuyorum resim yapmaktan. Aşkın, yaşamanın ta kendisi benim için resim yapmak. Resim yaparken deliler gibi seviniyorum, göneniyorum. Her şeyi, her şeyi unutabiliyorum, yaşamın ta göbeğinde gibiyim. (…) Niçin bu? Resim benim sorunum değil de onun için mi? Kendimi onunla kanıtlamak, doğrulamak istemeyişimden mi geliyor bu mutluluk? Öyle olacak.”
Resim yaparken, tuvale gereksinim duymaz. Çok değişik boyutlarda ve renkte kağıt, karton, duralitin yanı sıra zarflar, kitap kapakları, kitaplarının sayfaları ve ambalaj kağıtları, şiir yazdığı kağıtlar gibi ne bulursa onun üstüne çizer genellikle. Mavi siyah ve çini mürekkebin yanı sıra bazen pastel kullanır; siyah kâğıt/karton üzerine beyaz guajla yaptığı figürler de vardır. Boyadan çok çizgiye önem verir resimlerinde. Resimlerinin iki ana izleği kadın ve çıplaklıktır. Yalnızca çıplak kadın bedenini ve kışkırtıcı cinselliğini çizmeye değer bulmuştur. Kadın bedenini de çevresinden ve diğer nesnelerden soyutlayarak çizmiştir. Bedeni çarpıtılmış kadın figürlerindeki çizgilerinde doğal bir akış vardır. Kadın bedenini çizerken sınır tanımaz; ışığı, gölgeyi, var olan akademik resim kurallarını umursamaz. 4 Aralık 1977 tarihli günlüğünde şöyle yazar: “Ben resme çocuk gözüyle baktığım için, yanlışları da bu yüzden seviyorum. Yanlışlarla doludur benim yaptığım resim. Yanlışları düzeltmek ise aklımdan geçmez.” Örneğin bir resmine damlayan kahvenin bıraktığı lekeleri aynen bırakmış, sanki bir kolaj oluşturmuştur.
Yetinmeyen biri oldu hep İlhan Berk. Sadece şiir yazmakla, sözün betimlediğiyle, göstermeye çalıştığıyla yetinmedi; imgeyi sözden çizgiye de taşıdı. Şiirde nasıl verili olanı, gerçekliği kendince görüp, bozup, isteyince yeniden yazdıysa, resimlerinde de aynı şeyi yaptı. Şiirde örtüklük taraftarıydı, resimde çıplakları yeğledi. Sayıları, harfleri bile resimmişçesine görendi o. Bakmaya, “gözleri görmeye doymayan”lardandı. Yazının cehenneminden resme sığınıyor, çizerken mutlu oluyordu. İlk sergisini 1976’da Galeri Baraz’da açan Berk,‘Mademki çağ görsellik çağı, işte benim gördüğüm, alın seyreyleyin!’ diye düşündü.
10 Ekim Perşembe saat: 19.00’da Bursa Nazım Hikmet Kültürevi’ndeaçılacak “İlhan Berk’e Ev Ziyareti” adlı sergide, şairin resimleri, el yazısı şiirleri, defterleri, ilk baskı kitapları, fotoğrafları ile özel eşyalarını görebilecek, hayatını sanata adamış bir ustanın yazdıkları ve çizdiklerinin ne denli üstüne başına benzediğine tanıklık edeceksiniz. Onun evrenine bir kapı aralığı bu sergi. Dünyasına bir dalış.
“Gözlerinizi dört açın, yaman şeyler göreceksiniz.” diyordu Abidin Dino. Öyle olacak yine! ”
See also http://kitap.radikal.com.tr/Makale/ilhan-berk-bursaya-tasiniyor-380253